Bir yerde
her nasılsa birlikte bitiveriyoruz, usulca. Daha nefesim ısınmadan yok
oluyoruz. Elimi uzatsam boşluğun boğazına yapışacakmış gibi hissediyorum. Parmaklarımı
öyle bir kenetlemişim ki, boşluk boşluğa karışacak gibi.
Nereden geldiği
bilinmez bir esinti saçlarımı uçuşturuyor, dans edercesine.
Uzaktan bir
kahve kokusu.
Sütlü.
Kaşığın fincana
vururken çıkardığı ses.
Şeker niyetine
ruhumuzu çözüp eritiyorlar sıvının içerisinde ve farkında olmadan parçalara
ayrılıyoruz. Her bir zerremizin birbirine karıştığını hissediyorum.
Duyuyor musun?
Ağıt yakıyorlar.
Parçalanan ruhlara.
Duyuyor musun?
Yanık, canhıraş
çığlıklarımı.
Duyuyor musun?
Sana ne
fısıldıyorlar?
Duyuyor muyum?
Sana fısıldadıklarımı.
Yorumlar
Yorum Gönder